2 Kasım 2011 Çarşamba

ahh yaa ahh!

Her şey yolunda gibi giderken ben aslında farkında olmadığım; hayaller kurma, beklentiler içine girme ve sonunda yine koca bir yumak hayal kırıklığını koltuğumun altına sıkıştırıp arkamı dönüp gitme hastalığına yakalanmışım. O kadar kızıyorum kendime, o kadar kızıyorum ve yine o kadar öfke doluyum ve lanetler savuruyorum ki..Nasıl bu kadar kısa zamanda yine bu kadar büyük beklentiler içine girdim diye kendi kendimi yiyip bitiriyorum. Aslında normal bir beklenti benimki..Gelen bayramı fırsat bilip birkaç günlük bir jest yapılır diye düşünmek, herkesten ve her şeyden bir-iki gün uzaklaşmak ve birbirimizi dinlemek keyifli olur diye hayal etmek sadece benim yaptığım saçma sapan bir planmış. Kimse bunu düşünmemiş. Bir tek ben düşünmüşüm. Al işte bu yüzden şimdi yine hayal kırıklığını yaşıyorum. Normal şartlarda böyle bir şey için talepkar bir hayal kurmazdım. Nedeni, durumlar, durumlar, durumlar...Şimdi, gönül alma aşamasında karşımdaki insandan biraz daha fazla ilgi görmek, daha fazla ve yoğun yapılmış planlara riayet etmek falan kulağa daha hoş gelirken bu tarz beklentiler içine girmemin de normal olduğunu düşünüyorum.
Ama bu sabırsızlık ve acelecilikle eş değer tutulabiliyor.
Öyle olsun bakalım.
Ben fazla indirdim yelkenleri, artık etekleri toplayıp hayatı, kendimi merkeze alarak yaşama vakti.
Birileri benim için uzun vadeli planlar yapıyorsa ve bunu yavaş yavaş sindire sindire yaşamak istiyorsa ben de kendimi çekiyorum geri. Çünkü sanırım benim ne sancılı zamanlardan geçtiğim, sabır taşımı çoktaaann çatlattığım unutulmuş.
Öyleyse, benden de böyle.
Eyvallah.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

ah ya ahh cidden!
seni özledim ama yoğunluktan başımı kaldıramıyorum:(kouşturmacalar cok yordu ..ama benim güzel muhabbetine ihtiyacım var en kısa zamanda görüşmelıyız.(

Elif dedi ki...

Sakin ol. Ne derece değerli olduğunu unutma. Umut, işkencenin ömrünü uzatır. Umutlanma şimdilik. Sen umutlanmazken eğer güzel birşey gelirse başına; bırak sürpriz olsun sana, hayatına. Sen beklemezken gelsin başına:) Dünyanın en mutlu kadını ol :) Beklentiye girip kendini harap etme. Herşey güzel olacak Yeşocanım...

ayci dedi ki...

bazen toparlamak icin salmak gerekiyor.
bazen salmak icin toparlanmak gerekiyor.

bir sürec, adı üzerinde süresi bittigi zaman diğer bölümüne geçiyor.

sen sen ol, kimsenin hayatın üzerine hayaller kurmasını sağlama.

insanlar aynı yolda, farklı hayallerle gidebilir.
ve bence bu daha güzel.

yıldız dedi ki...

Üzülüyorum sen böyle yazınca söyleyeceklerimi ya maille belirteceğim ya da yüz yüze gelirsek söyleyeceğim.

ama en önemlisi dediğin gibi ilk önce SENsin.
Kendini merkeze alma zamanın!